YÜRÜ KONYALIM YÜRÜ!

Olumsuz bazı olaylara karşın Anadolu’da kullanılan “el deliye biz akıllıya hasretiz” sözü İzmir’de yaşayan Konyalılar'ı sözde temsil ettiğini sanan, ancak zerre kadar temsil etmediği halde Konyalılar'ın geneli adına ahkâm kesen, reklam peşinde koşan malum beyler, benzeri kişiler için kullanılmış herhalde…
Son günler bu zatlar siyasi partilere şirin görünme adına takla atıyor…
"500-600- bin Konyalı'nın oyunu almak istiyorsanız;  bizi ziyaret edin size oy verelim" diye tezgâh yapıyor, arayıp neredeyse yalvarıyorlar…
"Konyalılar'ı o temsil etmiyor, biz temsil ediyoruz, bizden diğer partiler randevu talebinde bulundular,  milletvekilliği teklif ettiler, başkanımızın peşinde koşuyorlar, yetişen kapar geç kalan fırsatı kaçırır" tezgâhını yapıyorlar.
Konyalılar'ı bir ıslıkla hareket eden sürü yerine koyarak, çelik çomak oyunlarına siyasetçileri alet eden bu beyler utanıp arlanmıyorlar…
Evet dostlar geçtiğimiz günlerde“İzmir’de Konyalılar ve CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu buluşması” adı altında yapılan organizasyon ve yemek giderlerini de İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin karşıladığı özel buluşma ile ilgili kamuoyunda ciddi tartışmalar yaşanmıştı.
Bu olay benim gibi bir çok iş adamı arkadaşımı da utandırmıştı…

Konuyla ilgili “Kral Çıplak” başlığıyla bir yazı kaleme almıştım.
Bu milleti saf yerine koyan, bir ilden iki millet çıkartmaya çalışan muhatapları eleştirmiştim.
Konvak Başkanı Mehmet Aydoğan eleştirilerime karşı "Haklısın abi" derken, hangi Konyalılar'ı temsil ettiği tartışılan Yusuf Devebacak efendi avukatı aracılığıyla yazımı yayınlayan Manşet Türkiye’nin yönetimini arayarak aba altından sopa göstermiş.
Her tür sorunlu işleri çözmekle tanınan bu beyefendi yazıda sorun görmüş ki, tazminat davası açmaktan söz etmiş.
Beyefendiye hatırlatıyorum! Ben 50 yıldır bu ülkede binlerce kişiye istihdam sağlayan ve sektörümde ülke genelinde 13’üncü sırada ihracat yaparak ülke ekonomisine katkı sağlayan, 40 yıldır da kamu adına yazan, gazetecilik yapan bir iş adamıyım.
Konu kamuoyunu ilgilendiriyorsa yazar, gözümü budaktan sözümü dudaktan esirgemeden konuşurum. Kuru gürültülere de pabuç bırakmam… Benim adıma ahkâm keserseniz cevabını alırsınız…
Senin yanında kaç Konyalı çalışıyor, malum bey efendi...
Sizi kaç Konyalıyı tanıyor! Siz kaç Konyalı'yı tanıyorsunuz!.
Önce Konyalıları tanı, ondan sonra temsilden söz et! Ahkam kes.

Mehmet Aydogan’ı 50 yıldır tanıyorum. Ailecek görüşüyoruz.
İzmir'deki bütün Konyalılar da tanır. Mütevazi, dürüst bir insan.
Ama sosyal ortamda ve yaşamda yer minderine oturmaz, gözü hep kırmızı koltukta. Koltuksuz duramaz.

Seni tanımak için de biraz ders çalıştım. Maşallah bir ara MHP kartını kullanmışsın. Sonra kurucusu olduğum ve üç dönem de başkanlık divanında görev yaptığım AK Parti’den milletvekilliği aday adayı olmuşsun.
Sonra da Ahmet Davutoğlu'nun Gelecek Partisi'nin kuruluşunda arayış içine girmişsin. Olmayınca, CHP başta olmak üzere her partiyle flörte başlamışsın.
Buna da Konyalıları alet ediyorsun.
Yanlış yoldasınız... Dostlarımla aramıza giremezsiniz, insanları kamplara bölemezsiniz.
Yanlışın partisi, hemşehrisi, amcası, dayısı olmaz. Kartondan kabadayılık yapmanın da manası yok bilesiniz.
Benim gibi binlerce işadamı arkadaşım adına ahkâm kesmeyi bırakacaksınız… Bu saatten sonra köpeksiz köy bulup değneksiz gezmenize sessiz kalmayacağım.
Sizler tezgah peşinde, makam düşündesiniz.
Bir bakıyoruz A partili, bir bakıyorsun B partilisiniz. Buna da Konyalılar'ı alet ediyorsunuz… Aydoğan şimdilik aleni CHP'li, sen ise hangi partilisin?
Aydoğa’nın planladığı CHP-Konyalı buluşma yemek programını yönetimin haberi olmadıgı için eleştirdim.
‘Akil İnsanlar’ diye o salona doldurduğu sözde Konyalılar denilen kişileri de araştırdım. Birçoğunun anaları aynı güneşte çamaşır kurutmuş Konyalılar'la hemşeri olmuş…
Örneğin Burhan Özfatura, İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Su Ürünleri'nden Antalyalı Prof. M. A. gibi...
Bu tabloyu siyasetçilere yuttursanız da biz yutmuyoruz!
Söz konusu hoca kısa bir zaman önce MHP'ye meyil etmiş. Bu kez de Kılıçdaroğlu’nun dikkatini çekmek adına branşıyla ilgili projeler sunmuş. Bu beyefendi üniversitede öğretim üyesi!? Hala!
Yaşanan söz konusu bu konularla ilgili gazetelere beyanat vererek eleştiren, Konyalılar'ı gülünç duruma düşüren Yusuf beyefendiye soruyorum:
"Konyalılar'ı Aydoğan temsil etmiyor” diye yaygara koparıp, gazetelere manşet olmuştun. Akabinde CHP’ye dünür gönderdin. Yetkilileri arayıp "Konyalıları'n asıl temsilcisi benim. Beni de ziyaret edeceksiniz" dedin.
CHP'lilerin ziyaretlerini sağladıktan sonra da bol bol resim çekerek paylaştın.
Aydoğan'ı bu konuda eleştirip, gazetelere haber yaptırırken şimdi senin bu yaptığına ne demeli. Ve de ahlaki bir davranış mı?
Yusuf beyefendi, Konyalılarla alay ettirtiyorsunuz ve kendinizi de rezil ediyorsunuz…

Yaşanan bu komik olayla ilgili Aydoğan da bir açıklama yapar mı diye bekledim. İzmir’deki  Konyalılar birbirine düştüğü için Aydoğan efendi İzmir’i bırakın Türkiye’deki Konyalılar'ı buluşturma peşine düşmüş! İzmir’deki Konyalılar'ın temsilini ise Yusuf beyefendiye bırakmış.
İzmir’de iki Konya ili yapmışlardı, şimdi de Konyalılar Türkiye’si yapacaklar herhalde!…

Beyler, evet Yusuf beyler! Sakın ve sakın beni temsil etmeyin. Konya lafı ederken Tahsin Güzel hariç cümlesini de önden söyleyin…
Kamuoyunun dikkatine sunuyor yeri gelmişken devleti sevk ve idare eden yetkilileri de uyarıyorum.
Bugün masumane bir oluşum gibi görünen hemşeri dernekleri gelecekte bu ülkenin başına büyük bela olacaktır.
Bu sistemle kamu kurum ve kuruluşları da sözde bu tür sivil toplum örgütü adı altında kurulan bu oluşumları bir güç görecek ve diyet ödeyecek, paralar aktaracaktır.
Örnek’ mi istiyorsunuz?
Beni temsil etmeyen Yusuf beyin Konyalılar Derneği'ne Karabağlar Belediyesi'nin sözde kültürel faaliyetler adı altında kongre giderleri ve ikram parası vermesi...
Aydoğan'nın Konyalı-CHP buluşması etkinliğine katılan bin kişinin yemek parasını İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin karşılaması...

Bu maç burada bitmez, devamı yazımda detaylarına değineceğim.