Tahsin GÜZEL

    Tahsin GÜZEL


    YA OLDUĞUNUZ  YA DA GÖRÜNDÜĞÜNÜZ GİBİ OLUN

    19 Mart 2023 - 17:45

    Yakinen tanıyanlar bilir; ben hem olduğum gibi hem de göründüğüm gibi karaktere sahip bir insanım.
    Hiçbir zaman doğruya yanlış, yanlışa da doğru demedim, kimse de dedirtemez.
    Köşe yazılarıma gelince dikkat çektiğim her konu araştırmalarım neticesi ülkem adına endişe duyduğum ve bizatihi gördüğüm önemli konulardır. Siyaset, ülkeye hizmet, kamu görevi de millet için yapılır, şahsi ikbal ve parti çıkarları için değil.
    Denizi görüp yılan, karayı görüp tilki olan, hiçbir konuda bilgi sahibi olmadığı halde bilgi deryasıymış gibi kaleme aldığım konular  hakkında   ahkam kesenlere Ege Lobisi‘ndeki köşemde yayınlanan bir önceki yazımda anlayacakları dilde cevaplarını vermiştim.
    Her fırsatta hatırlatmakta fayda görürüm. Siyasi partiler demokrasinin vazgeçilmez unsurlarıdır. Dolayısıyla herkesin bir siyasi görüşü ve gönül verdiği bir parti olması doğaldır, ülkemiz monarşiyle idare edilmiyor.

    Benim sözüm; hem demokrasi diyen hem de bu konuda mangalda kül bırakmayan, aldıkları oylar yüzde 3-5 veya yüzde 20 halk desteğini geçemedikleri halde yüzde 50’nin üstünde oy alan partiyi ve oy veren  halkı yok sayıp ahkam kesenleredir.
    Dahası her fırsatta halkın örf, adet, dini inancı gereği yaşamı yanında giydiği kıyafetlere kadar sınır koymaya çalışıp eleştirdikleri halde, seçim sathına girildiği zaman renkten renge girip sağına müftü soluna türbanlı alıp merkez cami imamı kesilen her gün Cuma namazı kılanlara ve bu değerlere sahip çıkar görünüp de bugün foyaları açığa çıkanlardır.

    Atatürk’ün eseri olan Diyanet İşleri Başkanlığı gibi bir kurumu her fırsatta eleştiren, İslami değerlere dil uzatmayı vazife edinen, Atatürk’ün bırakın ilke ve idolejisini  partide sadece “a ve t“ harfi kalan CHP’ye can simidi olarak sarılan İyi Parti, Saadet, Gelecek ve Deva partilerinin liderleridir.  
    Çünkü geçmişte üniversiteye giden kızlarımıza yapılan zulüm, merhum Erbakan’ın yaşı ve hastalığı sebebiyle hapis cezası çekmemesi yönünde çıkarılan kanun maddesinin iptali için Anayasa Mahkemesi’ne dört nala koşan CHP’nin tahakkümüne girmeleri ve Kılçtaroğlu’na destek olanlardır.

    Saadet Partisi Genel Başkanı’na gelince… Eğer siyasette dün dündür bugün bugündür deyip CHP’nin yanında saf tuttuysan genel merkez binanızdaki merhum Erbakan Hocanın o dev fotoğrafını indirmek zorundasın. Hele ki partinin GİK üyesi bir şahsın Kemal Kılıçdaroğlu güzellemesi yapacağım diye “Geliyor Mücahid Kılıçdaroğlu” lüzumsuzluğu benim nezdimde bardağı taşıran son damla olmuştur.

    Ahmet Davutoğlu Hoca ile Ali Babacan’ın Kılıçdaroğlu’na, Kılıçdaroğlu’nun da bu ikisine geçmişte söylediklerini düşününce Altılı Masa’nın, Akşener’in deyimiyle bir Kumar Masası olduğuna şahsen bütün kalbimle inandım.
    Çünkü kumar masasında samimiyet yoktur. Herkesin gözü birbirlerinin cebindeki paradadır, o parayı alabilmek için bir araya gelip masa etrafında birleşirler.
    Hani derler ya kumarcının kumarcıya parası geçmez diye, dolayısıyla bugün birisi kazanır diğer gün başkası…
    Arada bir Emniyet Ahlak Masası ekibi tarafından baskına uğrarlar hadi bakalım doğru merkeze…Yani 14 Mayıs…Yani diyeceğim o ki, bu masa samimiyetsiz bir masadır. Cumhur İttifakı gibi ‘et ile tırnak’ gibi değillerdir.

    Gelelim Kemal Kılıçdaroğlu’nun Türk Bayrağı hassasiyetine…
    PKK’nın siyasi uzantısı HDP ile CHP’nin aleni aşkını burada delilleriyle ispat etmeme gerek olmadığını, bu aşkı aklı eren herkesin onayladığını biliyorum, inkarcılar istedikleri kadar yalanlasın…

    Gelelim konumuza…
    Hatay mezarlığında bulunan Türk bayrağı, Kemal Kılıçdaroğlu'nun mezarlık ziyareti öncesi CHP’li Hatay Belediyesi’nin bir personeli tarafından indiriliyor. Yerine de CHP'li Hatay Büyükşehir Belediyesi'nin bayrağı asılıyor.
    Vay anam sen misin bunu yapan? Bay Kemal hemen hükümete ve İçişleri Bakanı’na yükleniyor… Bir dakika sayın Kılıçdaroğlu! Bayrağı indiren senin partinin belediyesinin personeli, öncelikle belediye başkanına hesap soracaksın. Ama senin yerine Sayın Soylu hesap soruyor ve hemen bayrağın tekrar asılmasını talimatlandırıyor. Üstelik o personel hakkında da soruşturma başlattırıyor.
    Hayırdır bay bay Kemal, çok duygulandım bu bayrak hassasiyetinize, lakin sizi samimi bulmadığımı söylemek zorundayım.
    Neden mi?
    Daha iki ay önce başdanışmanın Nuşirevan Elçi, partinizin yani CHP’nin genel merkezinde PKK borazanı Rudaw'a verdiği röportajda Türk bayraklarını kaldırdığında neden üç maymunu oynadın?
    Dahası, yan yana gelmekten hiçbir sorun görmediğin HDP’nin küçüğünden büyüğüne hangi toplantısında istiklal marşımızın okunduğuna, Atatürk posterlerinin ve şanlı bayrağımızın salonlarda asıldığına şahit oldun?
    Bay Kemal’in ve bana özelden saldıran CHP’li arkadaşlarımın, bu hatırlatmamdan sonra Hatay mezarlığındaki bayrak indirme olayına bakış açısını gerçekten merak ediyorum…

    YORUMLAR

    • 0 Yorum