KILIÇDAROĞLU, İMAMOĞLUVE AKŞENER'İN PİLİNİ BİTİRİYOR

“Laiklik elden gidiyor”
“Ülke İran oluyor, şeriat geliyor”
Fadime Şahin’ler, Ali Kalkancı’lar, Müslüm Gündüz’ler dolayısıyla kararan günler!
Geçmişte bu filmleri çok izledik. Evet bu filimler o günler pirim yapıyor gişe rekorları kırıyordu ama günümüzde itibar görmüyor ve görmez de artık. Türkiye eski Türkiye değil, bu millet de aptal değil. Birbirlerine hasretle sarılan Akşener de, İmamoğlu da hayal peşinde.        
İki gündür, Refah Yol Hükümetinin al aşağı edilmesinde rol alan oyuncuların, yanlarına yeni oyuncuları da alıp devreye girdiğini, sapla samanı karıştırdıklarını görüyoruz.
Ülke gündemine oturan bir şeref yoksunu, haysiyetsiz yaratığın insanlık dışı eylemini bir zümreye fatura ederek kaos yaratma çabaları itibar görmeyince, İmamoğlu’na verilen cezayı bahane ederek kaos yaratma çabasına girilmesi oyunun bir parçası...
Bundan sonra hangi argümanı devreye sokacaklar göreceğiz.
Ayrıca aldığı hapis cezasına bu kadar sevinen, cezayı veren hâkime eleştiri yapmayan İstanbul Belediye Başkanı CHP'li Ekrem İmamoğlu’nu ve bu mutluluğa ortak olan İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’i iyi anlıyorum…
Bu ülkede oyuncular değişse de senaryo aynı.
Toplumu kamplara bölmek ve kutuplaştırmak adına eskiden 60-70’ li kuşaklar modası vardı. Şimdi de Z kuşağı-B kuşağı tezgahıyla anayı kızdan babayı oğlundan koparma modası yaratma adına yeni elbise giydirme çabaları içinde olduklarını görüyoruz.
Her fırsatta hukukun üstünlüğü ve adaletten söz eden bu aktörler ve figüranları Tayyip Erdoğan’ın Ziya Gökalp’in şiirini okuduğu için ceza aldığını, İmamoğlu’nun ise YSK üyelerine “ahmak” diyerek hakaret ettiğini ve aba altından sopa göstererek tehdit ettiğini göz ardı ederek pirim yapma çabalarına girdiklerini görüyoru.
Geçin bunları hanımefendi ve beyefendi!

Bir hikaye var...
Kendini akıllı sanan uyanık şehirli, bir köye gidiyor. Elinde bir lamba, bu lambayı ikide bir yakıyor. Köylü de o lambadan sigara yakmak numarasıyla elindeki sigarayı lambanın ışığına uzatıyor.
Bizim akıllı şehirli köylüye, "be adam sen salak ve akılsız mısın, o çıra değil, kibrit değil, ateş değil. Sigaranı yakmaz bunu bilmiyor musun" der.
Bizim köylü "ben salakta değilim akılsız da değilim, sen salak ve akılsızsın . Çünkü ben sigara yakmak için değil senin lambanın pilini bitirmek için böyle yapıyorum" cevabı verir…  
İmamoğlu’nun aldığı cezayı kesinleşmeden, gerekçeli kararı görmeden siyasi bir karar yaygarası yaratarak, "hakaret ve tehditl"i şiir okumayla eşdeğer tutarak oynadıkları oyun AK Parti'ye bir artı getirmeyeceği gibi zerre kadar da bir zararı olmayacak. Olan 6’lı masaya ve başta da İmamoğlu, Kılıçdaroğlu ve CHP’ye olacak.
İmamoğlu ve Akşener lambayı yaktılar. Kılıçdaroğlu da o lambadan sigara yakmak için çalışıyor. Onlar sanıyor ki sigara yakmak için çabalıyor.
Almanya gezisini bırakıp ülkeye dönen, ikinci gün sahaya çıksa da, birinci gün sahaya çıkıp şahlanan İmamoğlu ve Akşener’in pilin bitiriyor… 

İstinaf yolu açıkken, mahkeme kararı kesinleşmemişken bu mutluluğun sebebi ne acaba? İstinaf kararı bozar ise, yani İmamoğlu’nun aldığı ceza fazla deyip üstüne üstlük siyasi yasaklığını da ağır bulur kaldırır ise İmamoğlu ve Akşener üzülür mü sevinir mi değerlendirmesini siz okuyucularıma bırakıyorum.
Ayrıca CHP ve Kılıçdaroğlu’nun bu şova karşılık alacağı tavrı önümüzdeki günlerde hep beraber göreceğiz.
Benim tanıdığım Kılıçdaroğlu kolay bir lokma değildir!