İsmail SERT

    İsmail SERT


    BİR BAŞKADIR TÜRKİYE

    23 Kasım 2020 - 12:41


    Yayınlandığı günden bu yana ‘Bir Başkadır’ın aynasında kendimize bakıyoruz.
    Dizi hiç olmadığı kadar konuşuluyor. Bunu en baştan, senarist ve yönetmen Berkun Oya’nın başarı hanesine yazabiliriz.   
    Dizi için anahtar kavram bence ‘yüzleşme’.
    Herkes karşısına aldığı neyse ya da kimse, onunla yüzleşme derdinde. Yüzleşerek hesaplaşmaya, hesabı kapatmaya çalışıyor.  
    Yüzleşilenler geniş bir yelpazeye yayılmakta.
    Kaçmak için fırsat kolladığı eviyle, köyüyle, kafesiyle…
    Doğru bildikleriyle, korkularıyla, takıntılarıyla, vehimleriyle, arada kalmışlıklarıyla…
    Ya da çocukluklarıyla, gençlikleriyle…
    Daha da olmadı, içindeki şiddetle, sevgiyle yüzleşiliyor.

    Dizinin kahramanlarından örneklersek;
    Meryem hayalleriyle ve Peri’yle, Peri esas olarak Meryem’le, aynı zamanda Gülbin’le, kısa kısa Melisa’yla, tavır göstererek de olsa annesiyle yüzleşmeye çalışıyor.
    Yasin zor kontrol ettiği şiddetiyle bastırarak, Gülan yabancılaştığını düşündüğü okumuş kardeşi Gülbin’le sınır tanımayarak, Ruhiye tecavüzcüsüyle korkarak yüzleşmeyi deniyor.
    Sinan haddini aşmamaya çalışarak annesiyle ve bir türlü içini dolduramadığı hayatının kofluğu ile yüzleşmeye çabalıyor.
    Ali Sadi Hoca yalnızlığıyla ve kızına öğrettikleri ile onun hayat pratikleri arasındaki mesafeyle yüzleşmek zorunda kalıyor.
    Yönetmen Peri ile Meryem’in ve Peri ile Gülbin’in terapi seanslarında konuştukları sahnelerde, kamerayı neredeyse hep aynı yere koymuş. Peri’ye hangi açıyla baktıysa Meryem’e de, Gülbin’e de aynı karşı açıyla bakmış.

    ‘Bir Başkadır’ etiketler Türkiyesinde geziniyor. Kendi etiketlerimizle, onları her daim görünür yerde tutarak ve hep onlar üzerinden konuşuyoruz ya, işte o Türkiye’de.
    Ve o zeminden bir soru çıkartıyor: Ne kadar konuşabiliyoruz?
    Soruyu cevaplamamıza katkısı olması için kimliklerimizle konum alışlarımızı, o konumların referanslarıyla yaptığımız konuşmaları, cepheleşmelerimizi örnekliyor. Bunu yaparken o katmanın altındaki hayatlarımızın, acılarımızın, kaygılarımızın ne kadar da benzeştiğini ortaya çıkarıyor. Meğer karmaşalarımız, iç çatışmalarımız ne kadar da akraba imiş! Duygularımız nasıl da kesişiyormuş! Kesişmekten öte bizi şaşırtarak nasıl da örtüşüyorlarmış!

    ‘Bir Başkadır’ laikçi-muhafazakar çatışması ekseninde şekillense de bir buluşma noktasına da işaret etmekte. O da kendine bakmak! Kulağımıza fısıldıyor: Dön de bir bak kendine! Eksiğin nerede? Nereye baktın da görmen gerekeni görmedin? Baktığın yerdekini değil de ezberindekini görmeye devam ettin?
    Dizide karakterlere fazlalıklar, artistlikler, entelektüel zihinden çıkma eklemeler yapılmamış. Sivriltip gözümüze sokulmaya çalışılmamış. Herkes kendi dünyasındaki en doğal haliyle resmedilmiş. Acıysa acı, hüzünse hüzün, neşeyse neşe. Ya da neşeli bir hüzün, hüzünlü bir neşe… Sıkışmışlıksa sonuna kadar, yaraysa hiç geçmeyeninden…
    Önümüze geniş, zengin bir Türkiye sofrası kuruluyor. Acılar, tatlılar, yeni karışımlar, deneysel tatlar, mahalli lezzetler, yabancı soslar… hepsi var.
    Hikayesinden çıkardıklarımızı ayrı cebimize koyalım. Şekil olarak elimize bir şablon veriyor. Tam cephe karşısında durduğun ‘öteki’nin gözünün içine bakmak ve o konuşurken onu dinlemek. Kolay gibi görünse de zor. Kolay olsaydı bugüne kadar yapardık, ters yönde bu kadar uzağa gitmezdik, değil mi? Endişeye, öfkeye, korkuya, güvensizliğe, nefrete rehin olmaktan kurtulur, karşımızdakini dikkate almayı başarır ve düşündüklerimizi paylaşmayı öğrenirdik.  

    ‘Bir Başkadır’, “Netflix LGBT’siz dizi yapmaz” diyenleri haklı çıkartan bir Netflix yapımı. Dizinin en zorlama karakteri olsa da hocanın kızı Hayrünisa o kontenjanı yarım da olsa dolduruyor.
    Ayrıca cinsel tercihleriyle bu alanda bir öncü olma gayretiyle tanıdığımız Ferdi Özbeğen’in 3 bölümün sonunda görünüyor olmasını da bu tercihin bir bonusu sayabiliriz.
    Ancak diğer yandan, övgüyü hak eden, yerli yerinde bir yerli dizi ‘Bir Başkadır’. Yaşanan hayatla buluşan hikayesiyle, plastik olmayan tiplemeleriyle, anlaşılır diliyle ve hepsini destekleyen atmosferiyle günümüz Türkiye’sinin dizisi.



















     



     

    YORUMLAR

    • 0 Yorum