BU ÜLKEYE SİZİN GİBİ DOKTORLAR LAZIM

Hastaneler için kullanılan bir söz var: Allah ne eksikliğini göstersin ne de düşürsün...
Bu sözü doktorlar için de kullanabiliriz.
Gerçekten de öyledir..
Hastalıklar hepimizden uzak olsun ama hasta olunca iyi bir doktorun eline düşmek tek dileğimizdir.
Son aylarda, kayınbabam İshak Savut'un rahatsızlıkları nedeniyle yolum hastanelere düştüğü için hep bunu diledim.

Genelde İzmir Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ndeydik..
Hastane yönetimi çok iyi olabilir, Sağlık Müdürlüğü vatandaşın sağlığı için canla başla çalışabilir ama asıl olan doktorun kişiliğidir.
Şükür ki öyle bir doktor tanıdığım hastanede başhekim yardımcısıydı.
Tanımasına tanıyordum ama 3 aylık gidiş gelişlerde onun hem şahane bir doktor, hem de koca yürekli bir insan olduğunu gördüm.
Çalışanlarıyla lişkileri, yardım isteyen hasta yakınlarına ilgisi o kadar içten ki saygı duymamak elde değil.
Bu isim; bir dönem İzmir'de İl Sağlık Müdürlüğü görevi yapan, bu süreçte kibirsiz, yardımsever tavırlarıyla herkesin takdirini kazanan Dr. Mehmet Özkan'dan başkası değil.

Her daim yanıbaşımızda olan, kayınvalidemin ve kızlarının hayır duasını alan Dr. Özkan'a ailecek minnet borcumuz var.

BİR DE BÖYLELERİ VAR

Dr. Mehmet Özkan, ne kadar halkın yardımına koşan bir isimse aynı hastanede onun tam tersi tavırlar takınan bir doktor da tanıdım.
Sodayını vermeyeceğim.. Adı Lidya T...
Acil Servis'te görev yapan bu hanımefendi; hastayı sedyede bırakıp doktor ve hemşire arkadaşıyla kavgaya tutuşan biri.
4 yıllık bir doktor... Hipokrat yeminini unuttuğunu sandığım biri..

Olay şu:
16 Nisan Cumartesi akşamı, evde rahatsızlanan kayınbabam, çağrılan ambulansla Atatürk Devlet Hastanesi'ne kaldırılır. Başında kayınvalidem...
Arkadan taksiyle baldızım gider.
Acil Servis'e sedyeyle indirilen kayınbabam acılar içinde inlerken doktor demeye bin şahit isteyen Lidya T., hastayı getiren ambulans görevlilerine, "Neden buraya getirdiniz, yolunuz üzerinde başka hastane var" diye çıkışır.
Görevliler, "o yoldan gelmedik" diye savunma yaparken, kayınvalidem de "Biz buranın hastasıyız, aylardır burada yoğun bakımda kaldı. Dosyası burada olduğu için biz de istedik" der.
Ama doktor hanım daha da saldırganlaşır, ambulans görevlisinin üzerine yürür.

Sonunda kayınvalidem patlar:
"Ya ne farkeder, hastam ölüyor sen kavga ediyorsun"...

Yaşananlar üzerine kayınvalidem gözyaşları içinde beni aradı. Ben de ilgilileri...
Yarım saat kadar sonra gereken yapıldı ama kayınbabam kurtarılamadı..
Maalesef kaybettik.

Bir tarafta gerçek bir doktor Mehmet Özkan...
Diğer yanda insanın hayatını hiçe sayan biri.. 

Hastaneler, cihazlar modern olabilir ama içinde çalışanlar adam gibi adam olmalı.