İlk yardımda neler yapılmalı

    Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi (EÜTF) Acil Tıp Anabilim Dalı ile EÜ Medya Uygulama ve Araştırma Merkezi iş birliğinde hazırlanan sosyal sorumluluk projesi kapsamında, trafik kazaları, yanıklar, kırık, çıkık ve burkulmalarda uygulanması gereken ilk yardıma ilişkin bilgiler paylaşıldı. EÜ Rektörü Prof. Dr. Necdet Budak, söz konusu projelerle Ege’nin akademik bilgilerini toplumla paylaştığını ve toplumda farkındalık oluşturulduğunu söyledi.

     İlk yardımda neler yapılmalı
    18 Kasım 2021 - 11:27
    Ege Üniversitesi Rektörlüğüne bağlı olarak faaliyetlerini sürdüren Medya Uygulama ve Araştırma Merkezi (EGEMM), Tıp Fakültesi ile iş birliğinde yeni bir projeye imza attı. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından açıklanan ‘Karayolu Trafik Kaza İstatistikleri’ne göre 2020 yılında, 983 bin 808 trafik kazası meydana geldi. Bu kazaların 833 bin 533’ü maddi hasarlı, 150 bin 275’i ise ölümlü yaralanmalı trafik kazası olarak kayıtlara geçti. Yine TÜİK’in ‘Çocuk Ölüm ve Ölüm Nedeni İstatistikleri’ne göre; 2019 yılında 1-17 yaş grubunda en fazla çocuk ölümleri, dışsal yaralanma ve zehirlenmeler nedeniyle gerçekleşti. Söz konusu nedenle hayatını kaybeden, 1-17 yaş grubundaki çocuk ölüm sayısı 2019 yılında bin 326 oldu. Amerika Birleşik Devletleri’nde (ABD) yapılan bir araştırmaya göre ise ilk ve acil yardım hizmetlerinin yaşanabilecek ölümlerde yüzde18 azalma sağlayabileceği, bilinçli ve yeterli ilk yardım ile de ölümlerin yüzde 59’unun engellenebileceği ifade edilmektedir. Tüm verilerden hareketle EÜTF Acil Tıp Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Dr. Yusuf Ali Altuncı ve aynı anabilim dalından Öğretim Görevlisi Dr. Özge Can ile EGEMM iş birliğinde hazırlanan videolarda trafik kazaları, yanıklar, kırık, çıkık ve burkulmalarda uygulanması gereken ilk yardıma ilişkin bilgiler paylaştı.



    “AKADEMİNİN BİLGİ BİRİKİMİNİ TOPLUMLA BULUŞTURUYORUZ”
    EÜ’nün akademik faaliyetlerinin yanı sıra ürettiği bilimi toplum yararına katkı sağlayacak projelere dönüştürdüğünü söyleyen EÜ Rektörü Prof. Dr. Necdet Budak, “Donanımlı bir akademik kadromuz var. Birçok alanda ulusal ve uluslararası başarılara bilimsel anlamda imza atan hocalarımız, medya merkezimizle yürüttüğü projeler ve diğer projelerle toplumla buluşuyor, akademik bilgilerini toplum yararına kullanılacak şekilde paylaşıyor. Dijital medyanın gelişmesi ve yaygınlaşması özellikle sağlık konusunda bilgisi olmayan kişilerin bilimsel temelli olmayan, kulaktan dolma ve yanıltıcı önerilerini bu mecralarda paylaşmalarına, çeşitli sorunların yaşanmasına yol açabiliyor. Bu anlamda üniversiteler toplumun çoğu kesimi tarafından kullanılan dijital mecralarda kendilerini daha görünür hale getirmeleri ve yanıltıcı bilgilerin bir kanser gibi yayılmasının önüne geçmelidir. Ege Üniversitesi olarak, gerek alt yapısını baştan sona yedilediğimiz televizyon ve radyomuz gerekse sosyal medya hesaplarımızdan toplumumuzun her kesimine en doğru bilgiyi ulaştırmaya çalışıyoruz. Bu anlamda değerli çalışmalara imza atan akademik ve idari çalışanlarımıza teşekkür ediyorum” dedi.

    İLK YARDIMIN ÖNEMİ
    Her an karşılaşılabilecek iş, ev, trafik kazaları, deprem, yangın, sel ya da terör saldırılarında ilk yardımın önemine değinen Dr. Öğretim Üyesi Altuncı, “İlkyardımcının özellikleri şöyle sıralanabilir. İnsan bedenini bilir, kendi ve olay yeri güvenliğine dikkat eder, olayı doğru tanır ve öncelikleri belirler. Sakin ve soğukkanlı olmak zorundadır. Olay yeri güvenliği en önemli noktalardan biridir. Hem hasta hem ilk yardımcı güvende ise müdahale edilir. Unutmayın ki ölmüş kahraman yardım edemez. İdeal olan hastanın korkularını azaltabilmek, olay yeri organizasyonunu sağlayabilmek, 112’yi doğru bir şekilde bilgilendirmek ve eldeki imkanları değerlendirebilmektir. İlk yardımcı asla ve kesinlikle emin olmadığını yapmamalıdır” diye konuştu.

    KIRIK, ÇIKIK BURKULMALARDA İLK YARDIM
    Kemik ve eklemleri etkileyen kazalar sonu ortaya çıkan kırık, çıkık ve burkulmalara ilişkin ise Öğretim Görevlisi Dr. Özge Can, “Ağrı, şişlik, şekil bozukluğu, kanama, renk değişikliği, his kaybı veya normal fonksiyonların kaybı var mı diye kontrol edilmeli. Kanama varsa kanayan yere temiz bir bez, havlu gibi bir materyal ile direk bası yapılmalı. Etkilenen uzvun gereksiz hareketlerinden kaçınılmalı, hareketsiz bırakılmalı. Daha fazla yaralanma önlenmeli. Yaralanan uzvun altına yastık, battaniye veya ceket gibi cisimler yerleştirerek desteklenmeli. Geniş bir bandaj (tülbent, çarşaf), tahta, sert bir plastik veya karton kullanarak eklem ya da kemik sabitlenmeye çalışılmalı ancak çok sıkılmamalı. Uzun kemik kırıkları, kemiğin dışarıda gözle görüldüğü açık kırıklar veya kanamalı yaralanmalarda şekil bozuklukları düzeltilmeye çalışılmamalı ve 112 aranmalıdır” dedi.

     

    YORUMLAR

    • 0 Yorum