• Reklam

Virüs tanısı alanların yüzde 95'i aşısız

Sağlık Bakanlığı Koronavirüs Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Mustafa Necmi İlhan, “Tam aşılı vatandaşlarda yüzde 80 bandına çıkarsak, bu düzeyde Delta varyantı da olsa yayılımın daha az olacağını söylemek mümkün. Zira şöyle bir şey var biliyorsunuz ki aşı olan kişiler hastalığı daha hafif geçiriyorlar. Daha hafif geçirdikleri için virüs yükleri de, çevreye yayılımları da daha az oluyor” dedi.

Virüs tanısı alanların yüzde 95'i aşısız
27 Ağustos 2021 - 09:54

Sağlık Bakanlığı Koronavirüs Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Mustafa Necmi İlhan, aşı sırası gelen herkesin eksik dozlarını hemen olması gerektiğini söyledi. Prof. Dr. İlhan, Sağlık Bakanı Fahrettin Koca'nın paylaşımında yer alan ve aşı olmadıkları belirlenen Operatör Dr. İlhami Atılgan ve Patolog Dr. Murat Tad'ın korona virüsten vefat etmesine oldukça üzüldüklerini belirtti.

Bilim Kurulu Üyesi İlhan, “Dün bakan beyin mesajıyla öğrendik biz de. İki meslektaşımız korona virüs nedeniyle vefat etti. Dün bakan beyin mesajıyla öğrendik biz de. Tabii sağlık çalışanları en ön cephede çalışıyorlar. Ama aramızda aşı olmayanlar da var. Aşı olmayanlar içerisinde de maalesef korona virüs daha ağır sonuçlara sebep oluyor. Meslektaşlarımıza Allah rahmet eylesin, mekanları cennet olsun. Tabii şu anda geldiğimiz noktada hızlıca aşılamaya devam ediyoruz. Aşılamada yüzde 75 düzeyinde tek doz, ikinci dozda da yüzde 57 civarındayız. Aşı olmayan vatandaşlarımızda da ölümlerin çok fazla olduğuna şahit oluyoruz” şeklinde konuştu.

Bilim Kurulu Üyesi İlhan, aşı olanlar ile olmayanlar arasında hastaneye yatış ve vefat sayılarında bariz bir fark olduğunu belirterek, “Yaklaşık 3 hafta kadar önce bakan bey de açıklamıştı. Korona virüs tanısı alanlar içerisinde hastanede yatanlardan yüzde 95'i aşısız olanlar. Yine aynı şekilde PCR pozitif çıkanların yüzde 87'si aşısız olanlar. Bu nedenle açıkçası şu nokta, geldiğimiz aşama hazır daha mevsim yaz dönemi iken, hazır daha insanlar memleketlerinde bağda bahçede iken, eylül-ekimin yoğunluğu, kapalı alanlarda bir araya gelmenin yoğunluğu başlamamışken aşı olmak için en güzel zaman. Zira eylül-ekim ayı geldiğinde hepimiz biliyoruz ki özellikle de büyükşehirlerde, hatta küçük şehirlerde bile özellikle kent merkezleri oldukça yoğunlaşıyor. İlçe merkezleri yoğunlaşıyor. İnsanlar tatil beldelerinden, yazlıklardan, bağdan bahçeden merkezlere geliyorlar. Okullarımız açılacak, üniversitelerimiz açılacak. Bu nedenle kapalı alanlarda daha çok insan bir araya geleceği gibi bir süre sonra da havalar soğuk olacağı için camlar açılmayacak. Bu riskler söz konusu olduğu için şu an en doğru karar aşı olmak” ifadelerini kullandı.

“Eğer şu an aşılama söz konusu olmasaydı bu sayıların kat kat fazla olacağını söylemek elbette mümkün”

Eksik doz aşıların tamamlanmasının da hayati derecede öneme sahip olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. İlhan, “Bugünden tezi yok, vatandaşlarımızın hangi doz aşısı eksikse, hiç aşı olmayanlar var. Bu vatandaşlarımız bence hemen gelip aşılarını yaptırmalılar. Korona virüs hastalığını geçirenler var. Onlar da sisteme girdiklerinde kendilerine tanımlanmış zaman diliminde aşı hemen çıkıyor biliyorsunuz. Bu vatandaşlarımız gidip aşılarını olmalılar. Bir de üçüncü doz aşılarını olması gerekenler var. 50 yaş üzeri vatandaşlarımız ve sağlık çalışanlarımız. Onların da hiç duraksamadan gidip hemen aşılarını olmaları gerekiyor. Bütün dünyada baktığımız zaman aşı olanlarda korona virüse bağlı ağır hastalık geçirme ve vefatın çok daha az olduğunu şahit oluyoruz. Tabii şunu da söylemek gerekiyor aslında; yaklaşık bir haftalık süre boyunca 19-20 bin bandında gidiyor vakalarımız. Ağustos ayını da genelde 20-25 bin gibi rakamlar ile geçirdik. Aslında bu rakamları bu kadar açıklık durumunda, bu kadar temasın çok olduğunda ve hepimiz şahit oluyoruz maske kullanımına da çok uyulmuyor. Bu durumun aşılı olanların sayesinde olduğunu bilmemiz gerekiyor. Eğer şu an aşılama söz konusu olmasaydı bu sayıların kat kat fazla olacağını söylemek elbette mümkün” diye konuştu.


YORUMLAR

  • 0 Yorum