İzmir Emniyet Müdürü, hain saldırı gününü bilinmeyenleriyle anlattı

    İzmir Emniyet Müdürü Dr. Hüseyin Aşkın, Ege TV’de yayınlanan ‘Usta Kalemler’ programında çok önemli bir olayı, hiç duyulmamış tüm ayrıntılarıyla anlattı.

    İzmir Emniyet Müdürü, hain saldırı gününü bilinmeyenleriyle anlattı
    17 Nisan 2021 - 00:01 - Güncelleme: 17 Nisan 2021 - 00:23

    Ege'den yola çıkıp Türkiye'nin televizyonu olan Ege TV'de gazeteciler Hasan Çölmekçi, Erhan Hartaç ve Deniz Olgun’un sorularını cevaplayan Dr. Aşkın, 5 Ocak 2017’de teröristler tarafından İzmir Adliyesi’ne yaptığı saldırıyla ilgili ilk kez bu kadar detay verdi. Emniyet Müdürü Aşkın, polis memuru Fethi Sekin’in canını vererek engellediği bu saldırıyı şöyle anlattı:


    BOMBA YÜKLÜ BİR ARAÇ, 8 ROKET
    “Benim atanmamın dördüncü ayında, 5 Ocak saldırısıyla karşı karşıya kaldık. Tabii ki bir kahraman vatan evladı çıktı, hain saldırıyı engelledi. O gün İzmir için çok önemli bir gündür.
    O dönem ihbarlar geliyordu. Çok yoğun tedbirler de alıyorduk. Adliyenin arka sokağının trafiğe kapatılmasının nedeni de ondandı. Servis araçları kalkıyordu ki bu saldırı ilk planda orada servis araçlarına yönelik bir eylemdi. Bomba yüklü bir araç, iki tane kalaşnikof, yüzlerce kalaşnikof mermisi, 8 tane roket. Bunlardan 5 tanesi antitank roketi.. 8 tane el bombası. Bunları örgüt mensupları getirdi ki çok kıdemli yani çok tecrübeliler. 2 tane araç var. Diğer aracın içinde bunlar yüklü. Önce aracı patlatıp kaosla birlikte kalaşnikoflarla, roketlerle, el bombalarıyla saldıracaklardı.


    Utku Torcu, Hasan Çölmekçi, Erhan Hartaç, Dr. Hüseyin Aşkın, Deniz Olgun, Adem Erdağı

    ÖRGÜTÜN EN KANLI EYLEMİ OLACAKTI
    Örgüt belki tarihin en kanlı eylemini, en büyük katliamını yapmak için İzmir'e geldi. Ama hesaba katmadıkları bir kahraman vardı orada. Gerçekten kendisini özellikle rahmetle anıyorum. O isim, şehidimiz Fethi.. Fethi Sekin..

    Tabii ki o olayın gecesinde dönemin Başbakanı Sayın Binali Yıldırım İzmir'e gelmişti. İçişleri Bakanımız da Sağlık Bakanımızla birlikte, Süleyman Soylu bakanımızla birlikte benim odamda oturup olaya karışan olayda yer alan polis memurlarını dinlemek istedi. Onları çağırdığımızda o polislerden bir tanesi hala İzmir'de çalışıyor. Dedi ki, “Ben adliyeye bir şüpheli çıkarmıştım. Patlamayı duyunca yanımdaki genç memura dedim ki sen buna mukayyet ol, ben dışarı bakayım ne patladı. O oto hırsızlık şüphelisi bile dedi ki, ‘Gidin bakın abi. Ben kaçmam burada beklerim.’



    MERMİLERİN ÜZERİNE ÖYLE HEYBETLİ GİDİYORDU Kİ…
    Ben çıktım çıktım dışarı ilk gördüğüm Fethi abi idi. Tabancasını çekmiş, kalaşnikof mermilerinin üzerine öyle yiğitçe öyle heybetli koşuyordu ki peşinden gitmemek mümkün değildi. Hepimiz peşinden gittik.”

    Bizim orada 6 polis memurumuz vardı. 6'sı da çatışmanın içinde yer aldılar. Hatta bizim polislerden birinin tabancasında mermisi bitiyor. Oradaki bir uzman jandarma tüfeğini polisimize uzatıyor.



    İKİ ÖRGÜT MENSUBU ÖLÜ ELE GEÇTİ
    Bakın şimdi orada büyük bir katliama geldiler. Bir adli görevlimiz Musa Çam, kendisini de rahmetle anıyoruz. Bir kör kurşunla şehit oldu. Ben Fethi oradan henüz daha ayrılmadan olay yerine gitmiştim. Ambulansa bindiriliyordu. Kendinde değildi ama hala hayattaydı.
    Sonrasında tabii ki orada büyük bir kaos olmuştu. Artık hava karardı. Kış günü biz etrafta güvenlik tedbirlerini almaya çalışıyoruz. 2 örgüt mensubu ölü olarak ele geçirildi biliyorsunuz. Yüzlerce insanımızı katletmeye gelmiş. Adliye çalışanımızı, hakimlerimizi, savcımızı, polisimizi hedef almışlardı. Oradaki arkadaşlarımızın hepsi bu çatışmanın içinde yer aldılar. Gerçekten ben o anı hiç unutmuyorum.

    O DÖNEM TÜRKİYE KAOSA SÜRÜKLENMEK İSTENİYORDU
    Türkiye’nin o günlerini bir düşünün. İşte Ankara'daki patlamalar, gar patlaması, işte Güvenpark patlaması, öncesinde Merasim Sokak patlaması, İstanbul'daki olayları, Beşiktaş patlaması, o havalimanı saldırısı. Kayseri olayı, ondan 5 gün önce de Reina saldırısı. Türkiye'de gerçekten ciddi bir şeyler yaşanıyordu. O dönemi düşünürseniz ülke bir kaos ortamına sürüklenmek isteniyor



    FETHİ SEKİN’İN KAHRAMANLIĞI DÖNÜM NOKTASI
    Fethi Sekin’in o kahramanlığı ve İzmir polisinin o teröristleri orada etkisiz hale getirmesi Türkiye Cumhuriyeti terörle mücadele tarihine geçti. Bütün herkes böyle bir kahramanlığın, mücadelenin ne kadar önemli olduğunu ve bunun sonucunda yüzlerce insanın hayatının kurtarılabileceğini gördü.

    DİĞER POLİSLERE ROL MODEL OLDU
    Küçük bir anekdot. Yine işadamı bir tanıdığım anlattı. Bir ifade için karakola gitmiş. Karakolda nöbet tutan genç polis memuruna “çok üzgünüm” demiş. ‘Niye abi’ diyor memur. “Fethi gibi bir kahramanı kaybettik. Onun için çok üzgünüm” diyor işadamı. “Üzülme abi, keşke hepimiz öyle şehit olabilse. Kime kısmet olur öyle şehitlik” karşılığı vermiş polis arkadaşımız. Bu millet böyle. Emniyet teşkilatımız da inanın böyle. Belki bu kahramanlık televizyonların kameralarının önünde oldu diye böyle. Ama daha ne yiğitler ne kahramanlar var. İnanın bu topraklar bize yurt olsun diye biz bin yıldır kanımızı döküyoruz.


    YORUMLAR

    • 0 Yorum