• Reklam

Foça'da makam aracıyla kaza yapan sekreter konuştu

Foça Belediye Başkanı Fatih Gürbüz’e tahsisli makam aracının kaza yapması sonrasında emniyet tutanaklarında “sürücü” olarak kayıtlara geçen özel kalem sekreteri Fadime Özdemir açıklama yaptı. Özdemir, “başkan Foça’da değil İzmir’deydi” derken makam aracını şoförün izinli olması nedeniyle kullandığını anlattı. Özdemir, “Başkan zaten İzmir’deydi, başkanı o gün ben hiç görmedim” dedi.

Foça'da makam aracıyla kaza yapan sekreter konuştu
13 Ağustos 2022 - 18:22
Foça Belediye Başkanı Fatih Gürbüz’e ait resmi plakalı makam aracının kazaya karışmasından sonra emniyet tutanaklarında “aracı kullanan kişi- sürücü “ olarak kayıtlara geçirilen Özel Kalem Müdürlüğü personeli Fadime Özdemir ayrıntıları anlattı. Özdemir, belediye başkanını o gün hiç görmediğini ifade ederken aracı bizzat kendisinin kullandığını söyledi. Özdemir, “Başkan İzmir’deydi, ben aracı makam şoförü izinli olduğu için kullandım. Kamyonet bile kullanıyor, araçlar görev kağıdı imzalatıp her yere gidebiliyorum” dedi. 

TUTANAKTA GÜRBÜZ'ÜN SONRADAN GELDİĞİ YAZILMIŞTI
Foça Emniyet Müdürlüğü’nün il emniyet müdürlüğüne hitaben yazdığı bilgi notunda ise belediye başkanının kazanın yaşandığı olay sonrasında aracın yanına sonradan geldiği ifade edilmişti.
Egedesonsöz’ün ulaştığı Fadime Özdemir araçta kendisinden başka hiç kimsenin bulunmadığının altını çizerken, duran arabaya vurduğunu, araç hızının sadece 20 km hızda olduğunu, makam aracının sadece far kısmının kırıldığını anlattı.

İşte o açıklamalar!
- Belediye başkanının makam aracı kazasında polis tutanaklarında sizin isminiz var.
FADİME ÖZDEMİR
- Evet

Makam aracını siz mi kullanıyordunuz, olay nasıl oldu?
F.Ö - Evet benim çünkü makam şoförümüz o gün izinliydi. Araç bendeydi. O yüzden ben kullanıyordum. 20 km hızla yapılmış bir şey yani büyük kaza değil, 20 ile yapılmış…Yolu zaten görseniz siz de dersiniz. Foça’da bulunan Kırmızı Beyaz Et’i (kasap şarküteri mağazası)  ben tam döndüm, karşıdan araba geliyordu. Bilmiyorum onun yanından da bir araba gelirken tam telefonum ile oynarken sağa doğru kırmak zorunda kaldım. O yolda hız yapma gibi bir durumunuz da yok. 20 ile yapılmış bir şey sadece sağ far kırıldı. Yani öyle takla atılmış şey yapılmış hiçbir şey yok. Zaten tutanaklarda da belli.

Aracın takla attığı gibi bir durum yazılmadı zaten. Kamera kayıtları mutlaka çıkacaktır.
F.Ö: Tabi ki MOBESE kayıtları çıkacak zaten. Ayrıca ben orada alkolmetreyi üfledim ve sıfır promil alkol çıktı. Zaten ben alkol de kullanmıyorum.

- Zaten emniyetin kayıtlarında sizde alkol olmadığı, alkolsüz olduğunuz yazıyor. Aracın başında makam şoförü Cengiz Şaşmaz’ın olmadığı, sizin aracın başında olduğunuz yazıyor. Siz makam şoförü değilsiniz, belediye çalışanısınız değil mi?
F.Ö: Evet kullanabiliyorum. Kullanma şeyim var benimde. Burası Büyükşehir değil Foça gibi küçük bir yerde yaşıyoruz. Bunun altını önce bir çizeyim. Ben her türlü arabayı kamyonet de dahil kullanıyorum orda. Bunu tüm Foça’da sorabilirsiniz.

- Siz istediğiniz her resmi plakalı aracı alıp kullanabiliyor musunuz?
F.Ö:  Tabi ki bildiğiniz Foça’da kamyonette kullanıyorum ben. Yani bunu sorabilirsiniz herkese de... Ben makam arabasını da kullanıyorum, istediğim zaman da alıyorum. Görevlendirme yazdırıyorum kendime ve aracı alıyorum, onda bir sıkıntı yok ki. Benim görevlendirme yazım da var.

Kazanın olduğu güne ve geceye ait sizin aracı kullanabileceğinize dair bir görevlendirme yazısı var mıydı?
F.Ö:  Evet görevlendirme yazım da var o gün için. Cengiz abi (makam şoförü) olmadığı için. Başkan da zaten İzmir’deydi. Ben başkanı zaten o gün ben hiç görmedim. O yüzden bu olayın nasıl böyle bir şey olduğunu biz anlamadık.

- Resmi plakalı makam aracı makama ve şoföre zimmetli olmuyor mu? Mesai saatleri dışında başkan da yoksa bir görev dışında herkes kullanabiliyor mu?
F.Ö:  Özel kalem müdürüyüm zaten.

- Memur değilsiniz ama?
F.Ö: Memur değilim ama özel kalem müdürlüğü yetkileri bende…
Foça’da ‘araç takla attı’ diye bir şey denildi. Takla atsa herhalde başkanın bir yerinde bir çiziği olur. Adam orda görünmüyor bile yani. MOBESE… Yani adamın nerde olduğu belli, ya da MOBESE kayıtlarında çıkabilir. Başkanın hiçbir şekilde orada olmadığı da belli. Oradan geçmediği de belli.

- Gece yarısı tutanaklara göre saat 01.20’de makam aracı resmi plakalı halde kaza yapınca ‘araç orada ne arıyor’ sorusu ortaya çıkmıyor mu?
F.Ö: Foça’da o gün araba bendeydi, ben de arabayı evime götürecektim. Zaten kaza yapılacak yerde belli. Yani otoyol değil, bildiğimiz çarşı içinde. Bildiğimiz Kırmızı Beyaz Et’in oradan çıkılıyor. Oradan sağa dönülüyor. Ben de arabayı vurdum. Hiç alakasız bir şey. Arabanın farı kırıldı. Dallanıp  budaklandı bizde hiçbir şey anlamadık. Biz böyle bir şey olacağını da tahmin etmedik. Bilseydim fotoğraf falan çekerdim. Hiç fotoğraf da çekmedim.

- Emniyet kayıtlarında arkadan vurduğunuz aracın sahibi hanımefendi ‘yaşlıyız, biz tutanak tutmayı bilmiyoruz’ demiş.  Sonra da polise bizzat gidip başvuru yapılmış.
F.Ö: Kadın hiçbir şey bilmiyor. Kadın beni dün arıyor diyor ki (bu araba için) Fadime, kendi arabası için diyor ‘ben şeyleri falan aldım, ben bilmiyorum’ diyor. Kadın yaşlı hiçbir şeyden bilgisi yok.

- Siz araca vurduktan sonra gitmediniz mi?
F.Ö: Gittik, oradaydık zaten onlar da geldiler. Emniyet’te oradaydı. Ben arabanın yapılması ile ilgili söylüyorum.

- Normalde trafikte birine vurduğunuzda trafik polisini çağırırsınız ya da kendi aranızda tutanak tutarsınız değil mi?
F.Ö: Birine vurulmadı ki… Duran arabaya vurulduğu için sıkıntı yoktu zaten. Ben duran arabaya vurdum, onlar yoktu arabada. Onların evinin önündeki arabaya vurdum ben durup dururken. Yani sağ tarafta onların araba duruyordu, ben döndüm sağdaki arabaya vurdum hemen.  Kusurlu benim zaten onda bir sıkıntı yok.

- Hanımefendi karakola niye gitti? Tutanak tutmadan anlamıyorsa polis çağırmak için mi?
F.Ö:  Yaşlı biri olduğu için, anlamadığı için, arabasının yapılması için mi gitti başka bir şey için mi gitti onu bilmiyorum onu ona sorarsınız. Onlar da eşi ile birlikte oradaydılar.

- Emniyet kayıtlarında polis merkezine gelenin Nadiye Nezir Makineci olduğu yazıyor.
F.Ö: Evet, Nadiye hanım geldi. Başkanlık hiçbir şey yok. Ortada takla atılan bir durum, arabanın pert olması gibi bir durum yok. Sadece makam arabasının sağdaki farı kırıldı. Başka da hiçbir şey yok. Ben zaten belediyenin arabalarını bizzat kullanabiliyoruz. Müdürlerin altında da makam arabası var. Siyah plakalı arabalar var. Bu makam arabası ile alakalı bir şey değil ki. Belediye arabasını görevlendirmesi olan herkes kullanabiliyor. Ben sosyal yardımlaşmadaydım 2 sene öncesine kadar. O zaman kamyonet kullanıyordum siyah plakalı.

- Kazaya göre makam şoförü dışında bir kişi aracı kullanmış oluyor…
F.Ö: Dediğim gibin burası büyükşehir değil. Foça gibi küçük bir yerdeyiz. Ben her zaman işim olduğunda, bir şey olduğunda görevlendirme yazısı ile araba alıp kullanabiliyorum. Onda bir sıkıntı yok. O gün Cengiz Abi izinliydi, gündüzden de bizim işimiz vardı, işimiz bittikten sonra da kalktık. Makam aracı bendeydi, gece de ben bırakayım derken, kimse de yoktu yanımda, oradan döndüm duran arabaya vurdum. Karşıdan gelen arabanın yüzünden vurdum. Yalnızdım  yanımda kimse yoktu

- Emniyet kayıtlarında ‘aracın başına gittiğimizde Fadime Özdemir bekler halde duruyordu’ yazıyor zaten…
F.Ö: Evet, evet.  Bu nasıl buraya kadar geldi olay anlamadım. Keşke ‘Fadime makam aracını almış bir yere çarpmış’ diye yazılsaydı. Ben de ‘evet ben yaptım’ derdim ama alkolüm yok bir şeyim yok.  Makam arabasını ‘aldım, kullandım, vurdum’ derdim. Yani hani diyorum ya sanırsın ben birisine çarpmışım. Duran arabaya vurdum sadece. Yani bir şey yok ortada.

- Başkanın önce ‘şoförümdü’ sonra da ‘bir belediye çalışanı’ diye farkla açıklamaları oldu. Sanki onun da kafası karıştı?
F.Ö: Ya adam da benim üzülmemi istemiyor. O da benim üzülmemi istemiyor herkes üstüme gelecek diye. Ortada bir şey yok. Gelen gelsin ya…Gelecek de  bir şey yok bir far  kırıldı zaten. Çünkü kırılan bir far. Ne olacak yani bir far kırılmış, karşı tarafın da arka tamponu çökmüş. Ne olacak? Hepimiz kaza yapıyoruz. Ben B sınıfı ehliyetliyim ancak kamyonet falan da kullanabiliyorum.

- Nasıl kullanabiliyorsunuz B sınıf ehliyeti ile kamyon ya da kamyoneti?
F.Ö: Ehliyetin arkasında var. Ehliyeti 2009’da aldığımız için kamyonet falan kullanabiliyorum. Dolmuşta kullanabiliyorum hatta 16 kişilik olanlardan. Onları kullandığım için hiçbir sıkıntı olmuyor. Ben 4 yıl kamyonet kullandım sosyal yardımlaşma biriminde çalışırken. Sorabilirsiniz.  Bir güne bir gün ne kaza yaptım ne başka bir şey. Ne de bir sıkıntı olmadı bugüne kadar. O da bugüne kadar siyah plakalıydı. Yani makam aracı ile alakası yok, siyah plakalı onu da kullanıyordum bu güne kadar çok kullandım.

- Makam aracı, makamda başkan varken kullanılmaz mı?
F.Ö: Ama işte burası büyükşehir değil. Ben Karabağlar Belediyesi’nde de çalıştım. Karabağlar’dayken  haklısınız hiçbir şekilde makam aracının yanına yaklaşamazdınız. Ancak bizim Foça küçük bir yer. Burada kullanıyoruz. Ben makam arabası ile İstanbul’a gittim. Görevlendirme yazısı ile. Cengiz Abi çok rahatsızdı. Ben kullandım İstanbul’a gittim. Makam  arabasıyla, görevlendirme yazısıyla. Polis de durdurdu hiçbir sıkıntı olmadı. Kullanabiliyorum bir sıkıntı yok yani ehliyetim  de tutuyor. Bunun makam arabası olup olmasıyla alakası yok ki. Görevlendirme olup başkan ‘tamam’ dedikten sonra kim ne diyebilir?O günde görevlendirme yazım vardı. Ben her arabayı kullandığımda görevlendirme yazısı alıyorum. O gün işimiz bitti araç çarşıdaydı. Arabayı gece aldım ondan sonra evin oraya gidecektim kaza oldu. Başka da bir şey değil. Allah aşkına Adam mı öldürdüm şey mi yaptım. Bir tek fark kırmışım ya.

YORUMLAR

  • 1 Yorum
  • Ertan
    1 yıl önce
    Su bir tek far kirigini gorsek. Arac ortaya ciksa tutanallar sigorta raporlu vs. Bu kadar cok konusmaya gerek yok evraklar ve arac ortaya ciksin