EGİAD'da Enerji Verimliliği konuşuldu

    Ege Genç İş İnsanları Derneği (EGİAD), Karbon Gözüyle Enerji Yönetim Sistemlerini değerlendirmeye aldı. Düzenlenen seminerle uluslararası standartlara uygun bir enerji yönetim sisteminin yarının rekabetçi ve yeşil ekonomik düzeninde yaratacağı avantajları masaya yatırıldı.

    EGİAD'da Enerji Verimliliği konuşuldu
    10 Ekim 2023 - 17:13 - Güncelleme: 10 Ekim 2023 - 17:14

    Sanayi ve Sürdürülebilirlik Komisyonu tarafından düzenlenen seminerde; AB Yeşil Mutabakatı, Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizması ve Sürdürülebilirlik kavramı ışığında yeşil bir geleceğe nasıl hazırlanmamız gerektiğine dair yaklaşımlar tartışıldı.  EGİAD Dernek binasındaki seminere EGİAD'lı sanayiciler katılım gösterdi. Karbondioksit ve benzeri sera gazlarının en büyük kaynağı olan enerjiyi nasıl en iyi şekilde yönetebileceklerini konuşan iş dünyası, bu konudaki uluslararası standart olan ISO 50001'in işletmelerinde nasıl etkin biçimde uygulanabileceğine ilişkin ipuçları yakaladı. Bu uygulamaların işyerlerine ne gibi getirileri olacağını, yeşile doğru dönerken rekabet gücünün nasıl artırabileceği konuşuldu. 2050 yılına kadar, dünyadaki enerji ihtiyacının 2 katına çıkacağı ve nüfusunun da yüzde 46 artacağının öngörüldüğü etkinlikte, küresel sıcaklık artışını 2'de sınırlayabilmemiz için sera gazı salınımının yüzde 50 oranında düşürülmüş olması gerektiği vurgulandı. Enerji ihtiyacı artarken, atmosfere salınan sera gazlarının azaltmanın zorunlu olduğu ifade edilerek, enerji üretiminde kaynak olarak kullanılan fosil yakıtların artık yerini yenilenebilir doğal kaynaklara bırakmak zorunda olduğu belirtildi.

    'KARBON AYAK İZİ KONUSUNDA FARKINDALIĞIN SANAYİCİLERİMİZE GÜÇ KATACAĞINA İNANIYORUZ'

    Seminere ev sahipliği yapan EGİAD Başkan Vekili Erkan Karacar açılış konuşmasında, enerji yönetiminin, karbon yönetimi ile doğrudan ilişkili olduğunu ve birbirini destekleyen süreçlere sahip olduğunu hatırlatıp, bu kapsamda yapılan çalışmaların aynı zamanda karbon yönetimi çalışmalarını destekleyeceğini kaydetti. Karacar, "EGİAD olarak yaptığımız ve ana temasını aslında sürdürülebilirlik kavramının oluşturduğu çalışmalar neticesinde stratejik bir yaklaşımla Yeşil Mutabakatın, Türkiye'nin düşük karbonlu üretimi desteklemesini ve bu şekilde yüksek karbonlu ülkelere göre avantajlı konuma gelerek, AB ülkelerine yaptığı ihracatta pazar payını artırmasını sağlayabileceğini tartışmıştık. Hızlı sanayileşmeyle yıllar içinde, sera gazı emisyonlarının büyük ölçüde artması ve bu gazlar içinde karbondioksitin en yüksek orana sahip olması karbon ayak izinin moda bir kavram değil, bir gerçeklik olduğunu ortaya koymuştur. Bu doğrultuda enerji yönetimi ve karbon ayak izi konusunda farklı çalışmalar dinledik. Bu iki kavramı birbirleriyle olan ilişkileri kapsamında incelemek çok önemli. ISO 50001 standardının da ele alındığı bir gündem oluşturmak istedik. Yeşili korurken rekabet gücümüzü nasıl arttırabiliriz sorusuna cevaplar bulacağımızı umuyorum. EGİAD olarak bölgemizde karbon ayak izi konusu ile ilgili farkındalığın artmasının sanayicilerimize güç katacağına inanıyoruz" dedi.

    'İKLİM DEĞİŞİKLİĞİNE KARŞI MÜCADELEDE EN ÖNEMLİ SİLAHLARIMIZDAN BİRİSİ ENERJİ VERİMLİLİĞİDİR'

    Onur Enerji Teknik Müdürü ve Yönetici Ortağı, Enerji Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği (ENSİA) Yönetim Kurulu Üyesi Onur Günduru ise, enerji verimliliğinin daha az enerji ile aynı çıktıyı üretebilmekte olduğunu söyledi. Günduru, "Enerji verimliliği, ürün veya hizmetin kalitesi ve adedi değişmeden daha az enerji kullanmanın anahtarıdır ve israfı ortadan kaldırmaktadır. Tasarruftan bu şekilde ayrışır. Çünkü çıktıyı azaltarak da tasarruf yapılabilir. Yüzde 70'ten fazla sera gazı salımı enerji kaynaklıdır. Bu nedenle, iklim değişikliğine karşı mücadelede en önemli silahlarımızdan birisi enerji verimliliğidir. Enerjinin verimli kullanımı aynı zamanda su kaynaklarına duyulan ihtiyacın azalması, bakım ihtiyaçlarının azalması ve iş güvenliğinin artması gibi enerji dışı faydalar da sağlar. Enerji verimliliği çalışmaları ile enerji kaynaklı karbon salımı azaltılabilir, enerji faturaları düşürülebilir, şirket karlılığı arttırılarak rekabet gücü yukarı taşınabilir" dedi.

    Günduru şöyle devam etti:

    "Makro gelişmeler açısından bakıldığında Rusya'nın Ukrayna'yı işgaliyle başlayan süreç nedeniyle artan enerji fiyatları, küresel enflasyon artışının tahminen yarısını oluşturmaktadır. Enerjide büyük ölçüde dışarıya bağımlı olan ülkemizin de bundan etkilenmesi kaçınılmazdır.  Sera gazlarının yüzde 44'ü binalardan ve endüstriden oluşmaktadır. Bu nedenle ilk aşamada yapılması gereken mevcut enerji yönetimini sistematik olarak sağlamak ve enerji kullanımını, verimliliğini, alternatiflerini ortaya koymak gerekmektedir. En az şekilde etkilenilmesi için konutlardan başlanarak enerji verimliliği tedbirleri alınmalıdır. Isı yalıtımı olmayan binaların ivedilikle ısı yalıtımları yaptırılmalı. Ticari ve hizmet binaları ile endüstriyel işletmeler ve enerji yönetim birimi kurmakla yükümlü organize sanayi bölgelerine ve endüstriyel işletmelere ISO 50001 Enerji Yönetim Sistemi kurma zorunluluğu bulunmaktadır. AB Yeşil Mutabakatı'nın uygulanması için 10 yıllık bütçelenmiş olan 1 trilyon euro çok sayıda temiz enerji yatırımına ve girişimine kaynak sağlayabilecek durumdadır. Kurum içi liderlerin ve girişimcilerin bu fırsatlara kayıtsız kalmaması gereklidir. Enerji verimli bir geleceğe kavuşmak için bugün itibariyle çalışmalara başlanmalıdır." (DHA)


    YORUMLAR

    • 0 Yorum