Yapay Zekadan korkmalı mıyız?

Haber: Elif Eylül Demir

ChatGPT, 2015 yılında kar amacı gütmeyen bir kuruluş olarak faaliyet göstermeye başlayan OpenAI tarafından geliştirildi. 2019 yılından itibaren şirket, daha hızlı ilerleyebilmek için “kısıtlı kâr modeli”ne geçerek ticari alanda da büyümeye başladı. Türkiye’deki kullanıcı sayısının hızla artmasıyla birlikte ChatGPT, günlük yaşamda da daha görünür hale geldi.

Sosyal medya paylaşımlarından siyasi tartışmalara, iş dünyasından akademik çalışmalara kadar pek çok alanda etkisini gösteren ChatGPT’nin üslubu, insanların günlük konuşmalarına dahi yansımaya başladı. “İnsanlar ChatGPT gibi konuşuyor” iddiası artık sadece bir şüphe değil; internet topluluklarında ve çeşitli araştırmalarda bu durum sıkça dile getiriliyor. Bu etki, yapay zekânın insanın iletişim tarzına ve düşünme biçimine nüfuz etmeye başladığının bir göstergesi olarak değerlendiriliyor.

ChatGPT'nin gelişmiş sisteminin sürekli yeni sürümlerle genişletileceği ve veri kapasitesinin daha da büyüyeceği ifade ediliyor. Bu hızlı gelişim bazı kişilerde “Yapay zekâdan korkmalı mıyız?” sorusunu gündeme getiriyor.