GÜÇLENDİRİLMİŞ KAOS MASASI!

Tahsin GÜZEL

Ülkemizde oluşturulan atmosfere bakıldığı zaman bırakın güçlendirilmiş parlamenter sistemi, maalesef güçlendirilmiş bir kaos sistemine zemin oluşturuluyor.
“Erdoğan düşmanlığı” dahili işbirlikçiler tarafından topluma şırınga edilerek, Türkiye’ye düşmanlık yapılıyor.
Yapılıyor çünkü üst akılın senelerdir istek ve hedefi budur…
Ülkeler arasında dengelerin değiştiği ayak oyunlarının oynandığı günümüz dünyasında “cambaza bak cambaza” diyerek, ülkemiz üzerinde ayak oyunları tezgahlanıyor. Kaos yaratılarak Türkiye’nin kazanımlarının bir çırpıda yok edilmesine zemin oluşturuluyor.

Ganimet paylaşma mücadelesi veren yuvarlak masanın görülen ve bilinen tarafı ve görülmeyen HDP’nin aktörlerinin, bu oluşum karşısında kamuoyu önünde mutlu oldukları, Akşener’in ise mutsuz olduğu ve baskıyla geri dönüş yaptığı gözden kaçmamıştır.
Akşener  6+1 masadan kalkınca yaptığı açıklama ve dikkat çektiği konular çok ve çok önemli.
Neydi bunlar: Kıskaca alındık, dayatmaya mecbur edildik, ölümle sıtmaya tabi tutulduk.. Kişisel hesaplar için üretilmiş devşirme siyasetin hınk deyicisi olmayacağım. Geldiğimiz son noktada bu masa millet iradesinin kararlarını yansıtacak kabiliyetini kayıp etmiştir. Biz ne noter, ne kumar, ne de kirli siyaset masasının oyunlarına alet olmayacağız. Yenilgi, yenilgi büyüyen siyasetin küçük hesaplarına ülkemi kurban etmeyeceğim. Hırslar Türkiye’nin geleceğine kurban ediliyor!  

Evet.. Burada neyin mesajını veriyor Akşener…
Diğer aktörler hırslarına yenik düşse de Akşener’in dikkat çektiği konular siyasetin geleceği açısından olduğu kadar ülkemiz açısından çok ve çok önemlidir.
Meral hanım’a tükürdüğünü yalatacak bu geri dönüşüne neden olan faktörler önemli olduğu kadar endişe vericidir…
Aklı selim düşünüp tahlil edildiği zaman sadece Akşener’in değil, Türkiye’nin tehdit ve tehlike altında olduğu, oyuna gelindiği görülüyor.
Başka güçlerin kurduğu ve oturttuğu masadan istediğin zaman kalkamazsın.
Meral hanım bazı şeyleri fark edip masadan kaçsa da tekrar oturmak zorunda kaldı.
Bunun bir nedeni vardır elbet. 48  saate ne değişti de tükürdüğünü yaladı! Yaladı ama işaret fişeğini attı…  
Akşener’in kamuoyuna bu konuyu açıklaması gerekiyor. Açıklar ise siyaseten kendini kurtarır, toplumu da rahatlatır… Rahatlatır çünkü küresel güçlerin tüm dünyayı manipüle ettikleri artık sır değil!
Masanın beşlisi ülkemiz üzerinde oynanan oyunların destekçileri bilin ki hedef Türkiye’dir. Küreselciler bir bölge ya da ülke ile yetinmez. Çünkü  hedefleri ‘Yeni Dünya Düzeni’dir.
Egemenlik her daim onların olacak, kendi halkları refah içinde yaşayacak, diğer insanlar köle, ulus devletler ise ya köle ya da yok olacak.
Sayın Recep Tayip Erdoğan bu düzene baş kaldırıyor.
Vatan için ölüme “Allah Allah” nidalarıyla giden şanlı bir ordusu var. Bu yüzden müdahaleye cesaret edemiyorlar.
Eskiden olduğu gibi kamu kurumlarını ayaklandırarak ihtilal yaptırıp kulak çektiremiyor, ekonomik yaptırımlar çare olmuyor!
Tek çare kaos, araç ise siyasi istikrarsızlıktır. 

“Dünya beşten büyük” diyemezsin… Dünyanın jandarması küresel güçlerin ağa babası olan ABD’nin kırmızı çizgilerine değemezsin.
Amerika Birleşik Devletleri ekonomisi, oldukça gelişmiş liberal-kapitalist piyasa ekonomisidir.
Nominal olarak dünyanın en büyük ve satın alma gücü paritesi bakımından ikinci büyük ekonomisi olup nominal olarak dünya GSYİH’ sinin yüzde 22’sini oluşturmaktadır. Dünyanın haracını kestiği ve kullanan her devletten pay aldığı dolarına alternatif olacak “milli para, bölge parası” diyemezsin.
Küresel güçlerin yazdığı senaryoyu uygulamak adına oluşturduğu ‘Altılı Masa’ ve önemli ayağı da PKK’nın temsilcisi HDP’dir.
Sayın Akşener HDP’ye karşı dursa da mecburen kabul edecek! Kalktığı masaya oturmak zorunda kaldığı gibi HDP’yi de kabullenecektir!
ABD’nin PKK’ya aleni binlerce TIR silah vermesi, terörist itlerle kol kola sınırlarımızda gezmesi, Yunanistan topraklarında askeri üsler kurması, Türkiye’de yapılacak bu seçimin onlar için öncelikli gündem olması bunun göstergesidir.

Akşener hariç, hariç diyorum çünkü Akşener teskereye destek vermişti. 6’lı masanın ordumuzun sınır dışı operasyonlarına TBMM’de ret oyu vermesi, Suriye ve Libya’ya müdahaleye kaşı olunması, Akdeniz ve Ege konusunda küreselcilerle aynı dilin konuşulması, Azerbaycan’a yapılan yardıma karşı durularak Ermenistan’a sahip çıkılması, PKK’nın Suriye uzantılarına terör örgütü denilmemesi, ordu ve güvenlik güçlerimizin  terörist köpeklere karşı yapılan müdahalesine karşı çıkarak, hainlerin temsilcilisi olan HDP ile aynı dilin konuşulması üst akılın emirlerinin harfiyen uygulandığının göstergesidir- ispatıdır.