Murat YANKI

    Murat YANKI


    EYLÜL, BAŞLANGIÇLAR, BİTİŞLER, ROŞ AŞANA VE 2. DÜNYA SAVAŞI

    01 Eylül 2019 - 16:49

    Doğa ile iç içe yaşayanlar için hem başlangıçların hem de bitişlerin ayıdır Eylül.

    Bir kere Eylülde yaz sona erer ve kışa doğru yol alınmaya başlanır. Tarımsal kökenli toplumlar için yılın son besin kaynağı olan üzümler toplanır Eylül’de.

    Çocuğun annesinden ayrılması misali, üzüm asmasından koparılır, asmadaki yaşamı sona erer ve artık ölümü başlar. Tabii bu arada ya şekere ya da şaraba dönüşerek yeni bir başlangıca imza atar.

    Gerek avcılık, gerekse tarımla geçinen Kuzey Yarımküre toplumlarında eskiden öyle şimdiki gibi süpermarket zincirleri de bulunmadığına göre kışın tüketilecek yiyecekleri bu ay içinde hazırlamak gerekecektir.

    Zira artık hasat edilecek ürün kalmadığına, havalar da soğuduğu için dışarıda yemek hazırlığı yapmaya ya da hayvan avlamaya olanak artık yoktur. Dolayısıyla etler kurutulmalı, turşular yapılmalı, ekmekler hazırlanmalıdır. İşte bu nedenle eylül ayı, bitişlerin ve başlangıçların ayı olmuştur.

    Nitekim Kadim Mezopotamya medeniyetlerinde, özellikle 3 bin küsur yıl önce Babil Uygarlığı'nda yeni yıl için eylül ayının başı belirlenmiştir. Düşünsel ve hatta yapısal olarak Mezopotamya uygarlıklarından, en çok da Babil’den etkilenmiş olan Musevilik de bu geleneği benimsemiş, buna göre yılbaşı olarak eylül ayını seçmiş ve bu aya Roş Aşana adını vermiştir.

    Roş Aşana, Pesah'ın ilk gününden 163 gün sonradır. Kutlandığı gün ise yıldan yıla değişmektedir. En erken 5 Eylül en geç 5 Ekim'de kutlanır. Bu bakımdan Roş Aşana, doğanın uyanışını simgeleyen İlkbahar ekinoksunun tam karşısındaki, doğanın ölmeye başlamasını simgeleyen sonbahar ekinoksu dönemine rastlar.

    Aslında bir mevsim dönüşümü bayramı olan söz konusu bayramın, birkaç tanesi Anadolu kökenli olmak kaydıyla pek çok mitolojik öyküsü vardır.

    Bu bayram ayrıca sonu, yani yargıyı da ifade eder. Söz konusu olan yargı, insanın tüm yıl boyuncca yaptıklarından dolayı kendini yargılaması olarak karşımıza çıkar.

    Ayrıca bir şükür bayramıdır Roş Aşanaç Eski çağlardaki anlamı itibarıyla Tanrı’nın yazın verdikleri için, kışa girerken şükür anlamına gelir.

    Roş Aşana bayramında tatlı bir yıl olması için elma tatlısı, düşmanların uzaklaşması ve içlerindeki kötülüğün yok olması için pazı ve ıspanak, kötülüklerin sonunun gelmesi için hurma, yargı zamanında sadece sevapların dikkate alınması için kabak, bereket için balık veya börülce, daima baş olunması için balık başı yenir.* Ayrıca nar da kutsal sayılır ve yenir.

    Bu yıl ağustostan eylüle geçişin Müslüman dünyası açısından da bir anlamı var. Zira İslami yılbaşı anlamına gelen Muharrem ayı da 31 Ağustos’tan 1 Eylül’e geçerken başladı.

    Bu tarih Hicri takvim adı verilen ve kameri bir takvim olan zaman birimine göre hesaplanıyor ve Hz. Muhammed’in Mekke’den Medine’ye göçünün başlangıcını temel alıyor.

    Malum Muharrem ayının 10. Günü Aşure günü oluyor ki bu da yine bolluk ve bereket anlamına geliyor. Bütün dinlerin kutsal meyvesi nar burada da yerini alıyor.

    Ne var ki 1 Eylül tarihinin dünyamız açısından oldukça kötü de bir anısı var. O da kimsenin hatırlamak istemediği, 2. Dünya Savaşı’nın başladığı gün olması. Hem de o günün 80. yıldönümü olması. 1 Eylül 1939’da, beklenmeyen bir şekilde Alman orduları sabah erken saatlerde Polonya’ya saldırınca son büyük savaş da başlamış oldu.

    Dünyanın ismini dahi hatırlamak istemediği Adolf Hitler isimli bir caninin bu kararı en başta kendi milleti olmak üzere, pek çok ulustan milyonlarca insanın 6 yıl boyunca acı çekmesi ve yaşamını yitirmesine neden oldu. Yukarıda bayramlarından söz ettiğimiz Museviler de bu katliamlardan fazlasıyla nasibini alanlar arasındaydı.

    Hitler ordularının Polonya’ya saldırarak savaşı başlatmaları için karar verilen tarihin, daha sonra bu savaşın kurbanlarından olacak Yahudilerin yılbaşı ayına rastlaması tesadüf müydü bilmem ama en azından Adolf Hitler açısından bu tarih hem bir başlangıç, hem de sonun başlangıcıydı.

     

    *5 eylül 2018 tarihli Şalom gazetesi.

    YORUMLAR

    • 0 Yorum