• Reklam

Amelelikten, otel sahipliğine...

İzmir’in turistik ilçesi Foça’nın tarihi taş evleri ve dibek kahvesi ile ünlü kırsal mahallesi Kozbeyli’de yeni bir otel hizmete açıldı.

Amelelikten, otel sahipliğine...
12 Temmuz 2020 - 13:15
Otel yeşillikler içindeki yapısı, Aliağa ve Gencelli körfezlerine hakim konumu kadar sahibinin yaşam öyküsü ile de ilgi görüyor. Metin Yıldırım; Mardin’in susuz, elektriksiz, okulsuz bir mezrasında dünyaya gözlerini açtı. Koyun çobanlığı, rençberlik ve amelelikle, giriştiği yaşam savaşını otel sahipliğine taşıyarak bir başarı öyküsü yazdı.     

Metin Yıldırım’ın tesadüflere ve çalışkanlığına bağlı öyküsü 1967 yılında Mardin’in Mazıdağı İlçesine bağlı Küçükköy Mezrasında 9 çocuklu bir ailenin beşinci çocuğu olarak doğumuyla başladı. 5 yaşında iken ailesi Derik İlçesi’nin Ovacık Mezrasına göçtü. Su, elektrik, okul yoktu. Öğrenim hayatı olmadı. Kardeşleriyle birlikte koyun çobanlığı yaptı. Yöresel geleneklere uygun olarak 16 yaşında evlendirildi. 1985 yılında Adana’ya taşındı. Burada inşaatlarda amelelik, rençberlik, çiftçilik, hayvancılık işlerinde nerede iş bulursa çalışmaya başladı. 2 yıl sonra askere alındı. Askerlik görevini tamamlayıp döndüğü Adana’da eşiyle tarlada çapa yaparken yaşlı bir adamın söyledikleri hayatının akışını değiştirdi.

"YAŞLI BİR AMCANIN ÖNERİSİ HAYATIMI DEĞİŞTİRDİ"
Metin Yıldırım hayatının akışını değiştiren o günü ve daha sonra yaşadıklarını şöyle anlattı:

 “Eşimle marul çapalıyorduk. Bir yaşlı amca geldi.  'Oğlum bu işi bırak. Git otoyol inşaatında çalış' dedi. Ben de ertesi gün firmaya gittim. Başvurdum. 'Tamam yarın gel' dediler. İşçi olarak girdim. Ben çok çalışıyorum. Kaytarmıyorum. Dikkati çektim. Bir süre sonra bana gösterilen samimiyetten de güç alarak onlara ben bir ekip kurayım, çavuş olarak, posta başı olarak çalışayım diye teklifte bulundum. Tamam dediler. Benim ekibim diğer ekiplerin yaptığı işin beş katı iş yapıyordu. Ünümüz o çevrede duyuldu. Bir gün çalışırken yanımızda bir araba durdu. Beni sordu. Konuştuk. 'Bana da bir ekip ayarla' dedi. Ayarladım. Ama kendi firmam bunu duyunca işime son verdi. Ben de (Doğuş) diğer firmaya geçtim. Orada ekip çavuşu olarak işe başladım. Yaptığımız işleri görünce bana taşeron olmamı teklif ettiler. Anlaştık. 17 sene taşeron olarak çalıştım. Toprakeli- İskenderun, Pozantı- Adana, Pozantı – Tarsus arası otoyolların peyzaj işlerini yaptık. Çim ektik, fidan diktik. Sabah 5’ten gece 1’lere kadar çalıştığım oluyordu. Gece eve geldiğimde çocuklar beni tanımıyordu.

"MARDİN'E DÖNDÜK AKRABALARLA UYUŞAMADIK"
Mardin’deki arkadaşlarım, akrabalarım 'Artık paran var, memleketine gel, burada tarla al' dediler. Memleket sevdasına düştüm. 600 dönüm tarla aldım. 2 bin adet zeytin, bin adet antep fıstığı ağacı diktim. 3 tane su kuyusu açtırdım. Ailemi de Adana’dan getirdim. Ama işler karıştı. Akrabalarla kafalar uyuşmadı. Baktık olmuyor. Tarlayı devrettik, daha doğrusu beleş verdik akrabalara.”

"2018’DE FOÇAYA GELDİK"
2018 yılında İzmir Foça’ya geldik. Kozbeyli’yi gördüm, sevdim. Turizm işine karar verdim. Burası o zaman tarlaydı. Çöplük gibi bir şeydi. Böğürtlenler, dikenler sarmış, yamaç bir yerdi. Ama ben yıllarca peyzaj işleriyle uğraştığım için burayı cennete çevirebilirim dedim. Satın aldım. Zeytin ağaçları vardı. Birkaç tane. Onlara dokunmadık. Buradaki bitkileri, çiçekleri diktik. Otelimizi, havuzu yaptık. Toplantı salonumuz, restoranımız, 17 tane odamız var. Ferah güzel doğa içinde bir bahçemiz var. Ormanın içindeyiz. Cennet gibi bir yer. Denize mesafemiz yaklaşık 1 kilometre. Kır düğünleri de yapabiliriz. Otelimizi yapacağımız arazinin tam ortasında tarihi bir su kuyusu vardı. Kıyamadık. Kapatamadık. Binayı onu kapatmayacak şekilde dizayn ettik. Hala suyu var. Konuklar geldiğinde biz kayır işlemlerini yaparken onlar etrafında oturup sohbet ediyorlar.”

"KENDİMİZİ PATRON OLARAK GÖRMÜYORUZ AİLECE ÇALIŞIYORUZ"
“Yoksulluktan geldiğimiz için paranın nasıl kazanıldığını iyi biliyoruz. Bu nedenle fiyatlarımızı ucuz tutuyoruz. Kendimizi patron olarak hiçbir zaman görmüyoruz. Ailece çalışıyoruz. Gelen misafirlerimizi de inşallah memnun olarak göndermek istiyoruz.”

Metin Yıldırım otelin adını (yöre sakinlerinden öğretmen Ercan Akgün’ün önerisiyle İngilizce bir terimden esinlenerek) çok amaçlı olarak hizmet veren anlamında VARİA olarak koyduklarını sözlerine ekledi.   
Yeniden restore edilen tarihi taş Rum Evlerinin olduğu Kozbeyli’yi, zeytinlikleri, çam orman alanlarını,  Aliağa ve Gencelli körfezlerini kuşbakışı görür konumdaki bir tepede kurulu otelin açılışı Foça Kaymakamı Ali Çetin, Belediye Başkanı (CHP’li) Fatih Gürbüz, İlçe Milli Eğitim Müdürü Yüksel Akar, Reha Necla Midilli Eğitim ve Yaşlıevi Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Ali Haydar Çelebi, Muhteşem Yüzyıl televizyon dizisinin Şeker Ağa’sı  Yüksel Ünal, bazı okul müdürleri ve vatandaşların katılımıyla yapıldı.

YORUMLAR

  • 0 Yorum